İnsanlık tarihi ile yaşıt olan tiyatro sanatı, her dönemde insanlığın daha iyiye daha güzele daha doğruya gidebilmesi için en etkili sanat olarak tanımlanır. Antik çağdan günümüze kadar insanoğlunun ve hayatın bir aynası olarak işlev yapan tiyatro; doğruyla yanlışı, iyiyle kötüyü, güzelle çirkini ayırt ederek seyirciye sunar. Bir “Halk Okulu” olarak da kabul edilen tiyatroya her zaman devletler destek olmuş ve tiyatronun gelişmesine yaygınlaşmasına katkı koymuştur. Atatürk’ün de belirttiği gibi “Tiyatro Bir Memleketin Kültür Seviyesinin Aynasıdır”. Bu düşüncelerden hareketle UNSCO’ya bağlı Uluslararası Tiyatro Ensitüsü 1962 yılından itibaren 27 Mart’ı Dünya Tiyatro Günü olarak kabul ve ilan etti.

   Ülkemiz tiyatrosunun bir çok sorunu olduğunun bilincindeyiz. Bunların çözümlenmesi ve sanatçılarımızın aynı zamanda izleyicilerin tiyatro sanatı hizmetinden daha iyi koşullarda yararlanabilmesinin olanaklarını yerine getirmek bir insanlık ve çağdaşlık görevi olduğu inancındayım.

   Lefkoşa Türk Belediyesi bünyesinde çalışan, çağdaş bir kültür vizyonu ve bir çok gazeteci yazarın da vurguladığı gibi toplumun yüz akı olarak kabul edilen Lefkoşa Belediye Tiyatromuz’un maddi manevi iyi koşullarda hizmet vermesi en büyük dileğimizdir. Belediyemizin mali kriz döneminde olsada tiyatromuzu yaşatmak ve daha ileriye götürmekte boynumuzun borcudur.

   İçinde bulunduğumuz sıkıntıları elbirliği ile aşacağımıza olan inancımızı yinelerken Lefkoşa Belediye Tiyatrosu’nun, Kıbrıs Türk Devlet Tiyatrosu’nun, özel ve amatör tiyatroların daha iyi koşullarda sanat yapabilmelerinin olanaklarına sahip olmalarının, toplumumuzun çağdaşlık açısından ilerleme anlamına geldiğini vurgular, Dünya Tiyatro Günü’nün bu anlamda itici bir güç olmasını dilerim.